Dönsene Arkana
Bir fotoğraf çektirmek isterdim, dediği gibi Vedat'ın, vapurun intihar koltuğunda. Bir başıma, aydınlık bir bahar sabahında.. "Dönsene arkana!" diye bağırmak isteyip susar gibi, içimde gizlendiğin yerden çıkıp hemen arkamda durur muydun o fotoğrafta? "Bu fırtına diner mi sence? Bak bahar geldi artık" diye utanır mıydın acaba? Nesnesini kendine bile söyleyemediğin, yalnızca öznesi ve yüklemi olan cümleler kurup usulca fısıldar mıydın onları denizin küçük elli fenerine?
Bir fotoğraf çektirmek isterdim, dediği gibi Vedat'ın, vapurun intihar koltuğunda.* Bir başıma, aydınlık bir bahar sabahında..
"Dönsene arkana!" diye bağırmak isteyip susar gibi, içimde gizlendiğin yerden çıkıp hemen arkamda durur muydun o fotoğrafta? "Bu fırtına diner mi sence? Bak bahar geldi artık" diye utanır mıydın acaba? Nesnesini kendine bile söyleyemediğin, yalnızca öznesi ve yüklemi olan cümleler kurup usulca fısıldar mıydın onları denizin küçük elli fenerine?* Fotoğraf makinesine bak(a)madan, öylece durur muydun orada? Söylesene..
Bir kez daha bak kendi fotoğrafına..
Orada mıyım ben, hemen arkanda?
Özgün Ulusoy
Ottawa, 23 Şubat 2005
* Vedat Kamer, http://yolgezer.kuzeyyildizi.com